Cuma, Kasım 10, 2006

2005, CNN TÜRK, Frekans, Şebnem Ferah'la yaptığım mini röportaj



ŞAFAK ONGAN: Şimdi çok ilginç sorular soracağım sana. Şundan ilginç, çünkü bütün sanatçı arkadaş grubumuzun internette fan siteleri var ama seninkiler daha organize bir biçimde çalışıyor ve bana ulaştılar. Bir şekilde seninle röportaj yapacağımı tahmin ederek fan siteleri adına, izleyiciler adına birkaç soru sormamı istediler. Ben de şimdi onları soracağım sana
ŞEBNEM FERAH: Tabii zevkle, zevkle.
TURGAY SUAT TARCAN: Şebnem Ferah yurt dışına açılmayı planlıyor mu? Hayalini kurduğumuz, Volvox'tan bu yana dinlediğimiz ve dinlemek istediğimiz İngilizce şarkılarla albüm yapacak mı?
ŞEBO: Ben eski şirketimdeyken, Universal dış ilişkileri olan bir şirket olduğu için bu konuda aslında biz çok olumlu ve iyi bir noktaya gelmiştik, fakat Universal Türkiye'deki kapılarını kapattıktan sonra bir süre için en azından benim için de o ihtimal söz konusu değil. O kanaldan olan durum. Fakat ben bu... İşte yurt dışına biraz da böyle şeyler için gidip geliyorum. Gözlemlemek için... Özellikle Amerika seyahatimde iyice ikna oldum ki bu işin yolu masa başında karar verip "Türkiye'de böyle böyle bir sanatçı var. Onun böyle böyle albümleri var, falan"... O öyle olacak şey değil. Benim nasıl burdaki, Türkiye'deki geçmişime bakıldığında; işte ortaokul, lisede grupta şarkı söyleyen birisiydim, sonra enstrümanlar çalmaya başladım falan.
ŞAFAK: Amerika'da bir Kemancı bulup orada çalmaya başlaman lazım yani, değil mi?
ŞEBO: Amerika'da Kemancı çok. Benim oraya bu şeyimle gitmem gerekiyor, yani buna karar verip hayatımın en az 4-5 yılını buna adayıp; bunun başka yolunu ben görmüyorum. Deneyenlerin de çok uzun aşamalardan geçtiklerini görüyoruz. Bu da çok büyük bir karar. Gerçekten burdaki herşeyinizi bırakıp "Ben bundan sonra hayatımı bu şekilde yön vereceğim"... Çok istediğim bir şey, ama sadece beni ilgilendiren bir şey değil. Yani hayatımın 4-5 yıl sonrasıyla ilgili bir şey. Ben burada bile 4-5 yıl sonra neler olacağını bilmiyorum.
ŞAFAK: Fan'ların ikinci sorusu...
TST: Şebnem Ferah'ın konser performansını biz fan'ları çok beğeniyoruz ve farklı buluyoruz. Şebo konser görüntülerinin içinde olduğu bir DVD albüm yapmayı düşünüyor mu? (Şebo'nun farklılığa açık olduğunu biliyoruz)
ŞEBO: :D Yani "isterse yapmasın." :D Düşünüyorum öyle bir şey... Fakat bunun çok iyi bir repertuar'a sahip olmasını istiyorum. Onun için bunu çok erken yapmadım, yani belki 6-7 albümden sonra, ya da 4-5 albüm; aslında şu anda da yeterli materyal var.
ŞAFAK: Bence var. Evet.
ŞEBO: Böyle bir şey düşünüyorum. Önce bu albümün bir keyfini çıkartalım dinleyicilerle birlikte, ondan sonraki planlarım arasında ilk olarak bu var. Hatta böyle bir şey beklediklerini duymak benim hoşuma gitti, çünkü tesadüfen planlarımız uyuşmuş oldu.
ŞAFAK: Fan'lardan gelen son soru.
TST: Biz Şebo'yla arkadaş kadar birbirimize yakınız. Şebnem Ferah fanları hakkında ne düşünüyor?
ŞEBO: Düşünmekten önce onları seviyorum, yani onlar benim için fan değil. Beraber büyüdük. Arkadaşlarım... Müzik yapmak tek taraflı bir şey değil. Dedim ya az önce; ben onları yapıp evde kendi kendime de bir yere kadar mutlu olabilirim ama yaptığım şeyi asıl anlamlı kılan, asıl mucizevi kılan, asıl güzel-hoş kılan onların gösterdiği bazı reaksiyonlar. Ben bunları çok değerli buluyorum. Dolayısıyla onların varlığı benim için çok önemli. Onların zaman zaman beklentilerini karşılamak, zaman zaman ötesine geçmek, zaman zaman gereksinimde kalmak, bütün bu yolculuğumun bütününü onlarla yaşayabilmek, onların evlerine girebilmek, birilerinin benim sesimi dinlediğini bilmek; konuşurken bile tüylerim diken diken oluyor... Benim için çok kıymetliler... Dolayısıyla, tabii ki günlük bir arkadaşım kadar sık görüşüyor falan değiliz, fakat, yani mümkün de değil. Ama ben hakikaten bunları klişe olarak söylemiyorum. Gerçekten önem, değer verdiğim bir mesele bu benim. Yani konserler öncesinde bu kadar heyecanlanmamın, albüm çıkarırken; artık bu beşinci albümüm. Ben azalır diye zannediyordum; ama yine artarak bu kadar heyecanlanmamın asıl en büyük sebebi onlarla buluşunca ne olacağı heyecanı ve bunu çok dile getirmeyi de doğru bulmuyorum. Bu karşılıklı, birbirimizden hissederek oluşan bir ilişki, çünkü böyle birşeyi kimse kimseye nükte edemez. Yani ne ben onlara edebilirim, ne onlar bana edebilir. Bu kendiliğinden oluşan bir şey ve kendiliğinden oluşan bir şeye sözle çok müdahele etmemek gerektiğini düşünüyorum.
ŞAFAK: O zaman "Can Kırıkları" albümünle sana başarılar diliyoruz.
ŞEBO: Çok teşekkür ederiz. Sağol.
ŞAFAK: Sağol.
ŞEBO: Çok teşekkürler.

NOT: www.sebnemferahclub.com , www.sebnemferahfan.com ve www.perdeler.cjb.net siteleri adına hazırladığım ve Şebnem Ferah'ın CNN Türk'te cevapladığı bu üç sorumu Sebnem Ferah Club sitesinden Muhittin Kurban Frekans programına ulaştırmıştır. Bu röportaj için aslında başkalarının da soruları gönderilmiş, fakat sadece benim sorularım sorulmuştu. Zaten ben de kendi adıma değil, bütün fan'lar adına sormuştum, çünkü bu forumlarda konuştuğumuz ortak meraklardı. Soruları ulaştıran Murti'ye ve sorularımı Şebo'ya sunan Şafak Ongan'a özel teşekkürlerimle...

2005/3, İKÜ HABER BÜLTENİ, İstanbul Kültür Üniversitesi'nde Mezuniyet Coşkusu


Kendileri için hazırlanan görkemli sahnede belgelerini alan mezunlarımızın sevinci ve heyecanı gözlerinden okundu.

NOT: Yerel bir dergi de olsa kep töreninde çekilen fotoğrafların birinde ben de gözüktüğüm ve altında bu yazı yazdığı için bu haberi de "Medyada TST" bölümüne aldım. Ne de olsa hayatta bir kere "Uluslararası İlişkiler"den mezun oldum.

ŞUBAT 2006, BLUE JEAN, Ne Var Ne Yok, Video Single'lar Geliyor

Başına ne gelirse gelsin, o tüm zamanların en büyük sanatçılarından biri, üstelik yeni bir müzik ürününe imza atmasa bile. Kanlı bıçaklı olduğu şirketi Sony BMG de böyle düşünüyor ve her sene piyasaya bir Michael Jackson koleksiyonu sürüyor. Sanatçının hayranlarına artık fenalık getiren derlemelerin ardından firma yeni bir kampanya atağında; ama öncekilerin aksine bu sürümü hem Jacko desteklemekte, hem de hayranları heyecanla beklemekte. MJ'in en başarılı 20 single'ı piyasaya yeniden sürülüyor. "Visionary: The Video Singles" isimli özel bir koleksiyonu oluşturan bu single'lar Dualdisc formatında; yani bir disk hem single CD'yi, hem de parçanın klibinin bulunduğu bir DVD'yi barındırmakta. 5 aylık süre boyunca her hafta bir single'ın piyasaya çıkacağı koleksiyonun satışı, 16 Ocak'ta 'Thriller' ve özel koleksiyon kutusuyla başladı; 29 Mayıs'ta da 'Blood On The Dance Floor'la bitecek. 'Thriller' dışındaki tüm single'lar İngiltere'de listelere de girebilecek. Ülkemizde de çıkması halinde single piyasası olmayan Türkiye'deki MJ hayranları bu pakete adeta saldıracaklardır. Benzer koleksiyonlar daha önce de Eminem ve Iron Maiden için yapılmış ve ülkemizde de yayımlanmıştı.

YAZANLAR: Turgay Suat Tarcan, Can Özdilek

OCAK 2006, BLUE JEAN, Sen Sor, Athena'yla yaptığım mini röportaj

TST- Ben sizi "One Last Breath"ten beri takip ediyorum. Fakat bende "One Last Breath" yok. Aramadığım ikinci el pasajı kalmadı. Bir türlü bulamıyorum. "One Last Breath"in tekrar yayınlanma ihtimali var mı?
HAKAN: "One Last Breath"in tekrar yayınlanma olasılığı var ama bu çok yüksek bir olasılık değil gibi çünkü yayınlayan şirket albümün orijinal master'ını bulamıyor, biraz traji-komik bir durum aslında. Eğer master'ı bulunursa tekrardan basılacak ve CD formatında basılacak, çünkü "One Last Breath" yayınlandığında CD diye bir şey yoktu, albüm sadece kaset formatında basılmıştı. Söylediğimiz gibi, bulunursa Hammer Müzik tarafından tekrardan basılacak albüm.

TST- Eurovision'da dördüncü oldunuz. Bu bence büyük bir başarıydı. Rolling Stones'un da alt grubu olarak çıkmıştınız. Yurt dışı maceralarınız devam edecek mi? Yoksa "Bu yaştan sonra olmaz." diye mi düşünüyorsunuz?
GÖKHAN: Bir dakika, ne varmış yaşımızda yahu :) Keith Richards 67 yaşında hala rock'n roll takılıyor mesela! Yaş takıntımız yok, serüven yeni başlıyor...
HAKAN: Evvelden girmiş olduğumuz yolun gelişimi söz konusu diyelim. Mesela biz Eurovision'dan önce de yurt dışına gidip geliyorduk, konser vermek için. Tabii şu an bağlantılar daha da arttı, gelişiyor yani.

TST- Belki de Türkiye'deki en sevdiğim grupsunuz. Bir de ben acayip Şebnem Ferah fanatiğiyim. Ben bir Athena & Şebnem Ferah düeti hayal ediyorum. Bu beklentimin gerçekleşme ihtimali var mı?
GÖKHAN: Şebo'yu Volvox'tan beri beğeni ve hayranlıkla izliyoruz. Bizce her türlü olur, bu ortaklığı gerçekleştirebileceğimiz yer ve karakteri bulduğumuz zaman olacaktır tabii ki.

TST- "Kurban'ı biz dağıtmadık. Burak Kurban dağıldıktan sonra Athena'ya geçti" dediğiniz halde hala etraftan "Kurban Athena yüzünden dağıldı" dedikodularını duyuyorum. Siz elinizden geleni yaptınız. Bence bu dedikoduların önüne geçilmesi için eski Kurban üyelerinin de konuşması lazım.
BURAK: Ben her zaman, her yerde bu konuda açıklama yaptım ama nereye kadar ulaşıyor bilmiyorum, çünkü hala bu tip sorular geliyor. Bu birleşme Kurban dağıldıktan sonra oldu. Suçlamalar daha çok bana geldi çünkü göz önünde olan bendim, çünkü Kurban dağıldıktan sonra da çalmaya devam ettim hep. Kurban çok başka sebeplerden dolayı dağıldı.
HAKAN: Onların dağılma sebepleri bizim Ozan ve Turgay'ın ayrılma sebeplerine de benziyor aslında. Yıllar içinde birikimler oluyor, gruplar sonra o dağılma noktasına gelebiliyorlar, yoksa o kadar sağlam bir geçmişe sahip olan, birlikte onca zaman geçirmiş olan gruplar ufacık bir şeyden dolayı dağılmazlar.
GÖKHAN: Evet, Athena'da da Hakan ve ben devam ettiğimiz için suçlanmıştık zamanında. Aslında Burak'la aynı kaderi paylaşıyoruz.

NOT: İkinci sorum yanlış anlaşıldı. "Yoksa siz de Sibel Tüzün gibi 'Bu yaştan sonra olmaz.' diye mi düşünüyorsunuz?" diye sormuştum aslında. Fakat Blue Jean dergisi sorumu gruba keserek aktarmış.
Bu arada bu röportaj yayınlandıktan 2-3 ay sonra İzmir'de bir ikinci el dükkanında "One Last Breath" kasetini buldum.

ARALIK 2005, BLUE JEAN, Madonna, Kraliçe İtiraf Ediyor: Ölümünüz dans pistinde olacak

Madonna'nın "Confessions on a Dance Floor" albümü hakkında Blue Jean'de üç sayfalık yazı hazırlayan Can Özdilek yazısının sonunda şöyle bir not düşmüştü:

NOT: İçten yardımlarından dolayı Tufan Orman'a ve Turgay Suat Tarcan'a sonsuz teşekkürler.

ARALIK 2005, BLUE JEAN, Sen Sor, Çilekeş'e sorduğum soru ve grubun verdiği cevap...

TST- Aylin Aslım da, Şebnem Ferah da yeni gruplardan Çilekeş'i dinlemeyi tercih ettiklerini söylediler. Peki siz bayan rock'çılar hakkında ne düşünüyorsunuz?

ÇİLEKEŞ- Aylin Aslım ve Şebnem Ferah gerçekten beğendiğimiz müzisyenler ve düşünceleri bizi onurlandırıyor. İkisi de bize desteklerini hiç eksik etmediler ve destek vermeye de devam ediyorlar. Biz de kendilerine çok teşekkür ediyoruz. Rock müziğin üzerine kadın sesinin yakıştığını düşünüyoruz; Aylin, Şebnem ve Özlem işlerini çok başarılı yapıyorlar. Bize de keyifle dinlemek düşüyür sonuç olarak.

HAZİRAN 2005, SANTA BARBARA NEWSPAPER, MjTurkFan pankartının fotoğrafı


www.tst.gen.tr 'den bendeniz Turgay ile www.dangerous2-us.com 'dan Marjorie De-faria işbirliğiyle Michael Jackson'ın Neverland'deki evinin kapısına MjTurkFan pankartı asıldı. Michael Jackson'ın Türk hayranlarının desteği olarak simgelenen pankart hemen yabancı basının ilgisini çekti ve 9 ya da 10 Haziran 2005'te Türk bayrağının da olduğu posterin fotoğrafı Santa Barbara gazetesinde yayınlandı. Yukarıda yayınlanan fotoğrafı görebilirsiniz. Zaten Michael Jackson'ın mutlaka evine girip çıkarken gördüğü pankartı, davayı açan Tom Sneddon'un medya aracılığıyla görme ihtimalinin %99 olması Türkiye'deki MJ hayranlarını sevindirdi. İnternetten bulduğum diğer fotoğrafları da buraya tıklayarak görebilirsiniz... Bu protesto pankartının arkasındaki isimlerden biri olmamın dışında pankartta 2 tane de fotoğrafım gözükmekte... Bu posterin Michael'ın kapısına asılmasından kısa süre sonra Michael Jackson'ın suçsuzluğu jüri tarafından anlaşıldı ve davadan beraat etti. Gönderdiğim fotoğraflarla pankartı hazırlayan Margie'ye ne kadar teşekkür etsek az...

2 ŞUBAT 2005, GÜNAYDIN, Keyif Verici Maddeler, Örgütlü Toplum

Tarihi geçmiş, hatta yıllanmış olsa da günlük burç yorumlarını okumadan edemeyenler... BİRLEŞİN!
(Turgay Suat Tarcan)

NOT: Hakan&Utku'yla olan polemik bitip birbirimize barış çubukları uzattıktan sonra bu barışın temsili olarak bir esprim daha "Keyif Verici Maddeler"de yayınlandı.

26 OCAK 2005, GÜNAYDIN, Keyif Verici Maddeler, Y.U.H. (Yaşanmış Ultra Hadiseler), Maykılperver kardeşler!

Ey güzel Allah'ım bugünleri de mi görecektik?! Bugüne kadar manyak taraftarlardan, fanatik siyasilerden, kraldan çok kralcı geçinenlerden tepki aldığımızı çok biliriz de, bir gün gelip de Michael Jackson'un Türk hayranlarını kızdıracağımızı rüyamızda görsek hayra yormazdık, kendimize gider daha uzun yorganlar alırdık.
"Eskisinden de beyaz, hatta beyazötesi" Amerikan popçusu, çocukların sevgilisi Maykıl Ceksın efendi hakkında bir iki satır yazdığımız gün, Türk Michael Jackson hayranlarından birtakım mailler aldık ve olayı Y.U.H kapsamına almaya karar verdik. Bakın bir mail özetle ne diyor:
"Siz kendinizi ne sanıyorsunuz da Michael Jackson'la dalga geçme hakkını kendinizde buluyorsunuz? Birileriyle dalga geçecekseniz öncelikle olayların iç yüzünü, içeriğini öğrenin. Uzun zamandır Michael Jackson ile dalga geçtiğinizi biliyorum. Çünkü köşenizi takip ediyorum. Michael Jackson davayı kazanınca ve masumluğu ispatlanıncaespri üreteceksiniz, çok merak ediyorum." Breh breh
Şunu üretebiliriz mesela sevgili Maykılperver kardeş... "Maykıl zaten aklanmaya çok meraklıydı, şimdi yine aklandı ve kendisi artık eskisinden de beyaz..." Hihihayt... Ya gidin işinize arkadaşlar, n'olur!!! Memlekette derdin bini bir parayken, derisinin rengini açtırarak aslını inkar eden haramzade bir çocuk meraklısının avukatlığını yapıyorsunuz. İyi, istiyorsanız yapın da, Michael Jackson hakkında yazamazsınız diye ortaya çıkıp komik de olmayın. Yoksa bakın bunları da söyleriz ha...

1- Maykıl'ı hiç sevmedik sevmeyeceğiz de. Hadi bakalım.
2- Hatta Prince hep başımızın tacı olmuştur, oldu mu? Nıhahaha!!!
3- Dahası biz Eminem'e bayılırız. Onun son klibinde yer alan Maykıl'ın burnunu yerde ararken görüntüleri acayip komiktir. Defalarca izlesek bıkmayız. Hihohoyt...
4- Artıııııı... Jackson Five grubunun diğer üyeleri; Jackie, Tito, Jermaine ve Marlon Jackson biraderler, Michael'ın gölgesinde kaldılar. Hemen bir site kuruyoruz ve onların haklarını arıyoruz, tamam mı?
5- Üstüneeee Maykıl moonwalk yapmıştır ama aslında aya gitmemiştir hihohayt. (Ay ne kadar cahiliz ya, Moonwalker sadece bir filmdi di mi?) Bu tür oluşumlar Türkiye için az. Lütfen şunlar da kurulsun...
- Bonnie Tyler Severler Derneği kurulsun, kadıncağızın neyi eksik?! Hatta derneğin sloganı da "I need a hero" olabilir.
- George Michael şahsi oynamayı kessin, Andrew Ridgeley nerde ne yapıyorsa bıraksın ve Wham tekrar kurulsun. Seni istiyoruz Wham, sana dünyanın ihtiyacı vaaaar!! Wham sevenler derneği görev başına!!! -
- Phil Collins uyuma, Genesis'i tekrar topla diyenler, derneği de istiyoruz.
- Rick Springfiel de neredeyse bulunsun tekrar şarkı söylemeye başlasıncılar cemiyeti...
- Nena uyuma, Alman pop müziğine sahip çık oluşumu...
- Kargadan başka kuş Kajagoogoo'dan başka grup tanımayız. Limahl'i ise tek geçeriz bu alemde. İlle de "Too Shy Shy" derneği...
- Duran Duran artık öyle durma, biraz hareket be abiler. Bunun için de bir dernek şart.
- Pia Zadora ile Jermaine Jackson "When the rain begins to fall" şarkısının remiksini ne zaman yapacak? İsteriz de isteriz diyenler platformu... Son ricamız ise şöyle oluyor:
Maykıl Ceksın'ın Türk hayranlarına sivil toplum örgütü muamelesi yapılsın. Bu arkadaşlar Michael'i kurtarınca Türkiye'nin AB ile müzakere sürecine de katkıda bulunsunlar, Kaynana Semra Hanım felaketinin yarattığı çevre kirliliğine de 'dur' desinler.
Siz bizi güldürdünüz, Allah da sizi güldürsün arkadaşlar, ömürsünüz valla. Hala inanamıyoruz ya, Türkiyeli Maykıl Ceksın hayranlarını kızdırmışız. Haklı davalarını baltalıyormuşuz. Şaka gibi... Bu yazıyı yazarken zihnimizin içinde Maykıl Ceksın "hihiiiii" sesleri çıkarıyor. Yazımızı Michale Jackson hayranlarını kızdıran esprimizi tekrarlayarak bitiriyoruz.

"Bush'u en çok beğenmeyenler Türkler'miş. Michael Jackson'a destek vermek isteyen Türkler, internet sitesi kurmuş. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu!!!"

KAYNAK: http://www.sabah.com.tr/2005/01/26/gny/yaz1282-200-108-20050126-200.html
YAZANLAR: Turgay Suat Tarcan, Hakan Köksal, Utku Gürtunca
NOT: MjTurkFan ve Hakan&Utku arasındaki çekişmeye sebep olan bu yazıda bahsettikleri, aslında sadece işlerine gelen cümleleri çıkarttıkları e-mail benimki oluyor. Uzun süren tartışmalar sonunda Hakan&Utku özür dilediler. Biz haklı çıktık ve Michael Jackson davadan aklandı. Fakat Michael'ın masum bulunuşuyla ilgili espri malzemesi üretemediler.

Perşembe, Kasım 09, 2006

OCAK 2005, MICHAEL JACKSON KİTABI, Benim de emeğimin bulunduğu kitabın kapağı ve tanıtımı



"Michael Jackson hayranlarının uzun süredir bizlerden talep ettiği kitabı hazırlarken aklımızda pek çok soru işareti vardı. Öncelikle pop tarihinin gelmiş geçmiş en büyük isminin kariyerini hakkıyla özetleyebilecek, önemli ayrıntıları atlamadan size ulaştırmayı başarabilecek miydik? Onun bu büyüklükte bir kitapçığa sığması mümkün olmayan meslek hayatı ve özel yaşamının ne kadarı dışarıda kalacaktı? Sonunda bu sorumluluk gerektiren işi onun fan'larıyla paylaşmaya karar verdik ve başta Mirhan Karadeniz olmak üzere Turgay Suat Tarcan'ın büyük katkılarıyla bu kitapçık ortaya çıktı. Her ikisine de teşekkürü borç biliriz."

İşte Blue Jean dergisinin Ocak 2005 sayısında verdiği Michael Jackson kitabının önsözünde bunlar yazıyor... Yani anlayacağınız gibi bu kitabı yazan kişiler arasında ben de varım. Daha önce medyada defalarca yazılarım çıkmıştı. Zaten bunları şu anda sitemde görüyorsunuz. Ama bu sefer bir gazete ya da dergide değil, ilk kez bir kitapta emeğim ve adım geçti. Gerçi adım "Tugay Suat Tarcan" diye yazılmış ama olsun. Bu kitabı en az 50.000 kişi almıştır. Çünkü Blue Jean dergisinin tirajı ortalama 50.000... İnsanların, özellikle MJ Fan'ların ve arşivcilerin kütüphanelerinde ömür boyu saklayabilecekleri bir kitapta emeğimin geçmesi onur verici birşey oldu o ay benim için... Hep hayalimi bir kitapta, özellikle de Michael Jackson'dan bahseden bir kitapta emeğimin geçmesi süslemişti. İlk kez bu kitapla o hayalime kavuştum. Kitapta yazar olarak MjTurkFan.Com sitesinin kurucusu Mirhan Karadeniz'in ve benim adımız geçiyor. Bunun yanında editör Kutlu Özmakinacı, görsel yönetmen Tunç Dindaş, sayfa tasarımdan sorumlu Barış Yanargil olduğu için doğal olarak onların da adı geçiyor. Fakat kitapta adı geçmeyen Ertan Deniz, Ercan Bayraktar ile Gökhan Muharremoğlu'nun da değerli katkılarını da es geçmemek gerekiyor tabii ki... Ayrıca Zeynep Okyay'ın kitapta somut olarak bir emeği olmasa da, kitabın gerçekleşmesinde kendisi soyut olarak bir kilit nokta oluşturmuştu. Onlara da teşekkür ediyorum. Önce bir kitap olduğu için bu kitapta yazılanları siteme koymamayı, sadece bu kitaptan bahsetmeyi ve kitabın kapağını koymayı uygun görmüştüm. Fakat Mirhan Karadeniz bu kitabı internete koymuş. Buraya tıklayarak kitabı okuyabilirsiniz.

AĞUSTOS 2004, BLUE JEAN, APS, Michael Jackson ve Şebnem Ferah hakkındaki talebim ve buna verilen cevap...

Madem Michael Jackson'ı kapak yapmamaya ant içtiniz, bari Şebnem Ferah'ı kapak yapın. "Blue Jean'e kapak olan ilk Türk sanatçı" sıfatını yurt dışından beste araklayan, hayranlarına önem vermeyen, Fanta Festivali'nde kulise girip Şebo ile tanışmama engel olan Teoman değil, rock müziğin kraliçesi Şebnem Ferah hak ediyordu. En azından "Blue Jean'e kapak olan ilk yerli bayan sanatçı" sıfatını alsın yani. (Turgay Suat Tarcan)

Michael Jackson çoğumuzun kişisel favorisi, nasıl kapak yapmayız? Ama bunun için müzik adına yeni bir şeyler üretmesini bekliyoruz. Şebnem Ferah için de durum aynı. Kendisi de Teoman gibi yeni albümü yayınlandığında kapağımızı süsleyecek. Bunun için en az senin kadar heyecanlı ve sabırsızız. Tek tesellimiz Şebnem'in yeni albüm çalışmalarına başlamış olması.

YAYINLANDIĞI DERGİ: Blue Jean
SAYI: Ağustos 2004
BÖLÜM: APS
NOT: Bu şikayet sayesinde Şebnem Ferah ve Michael Jackson hayranları gaza gelmiştir ve bir sonraki Blue Jean sayısında (Eylül 2004) hem Michael Jackson, hem Şebnem Ferah dev posteri verilmiştir. Böylece Şebnem Ferah "Blue Jean tarihinde posteri verilen ilk Türk sanatçı" sıfatını almış, Aralık 2004 sayısındaki Michael Jackson yazısında TST'ye ve diğer MJ Fan'lara "Michael Jackson Blue Jean'e tam 6 kez kapak oldu" diye eski Blue Jean kapakları konularak gönderme yapılmıştır.

06 MAYIS 2004, RADİKAL H20 DERGİSİ, SANAL DÜNYA, Röportaj bölümünün TST'nin yaptığı sitenin tanıtımı

Şebnem Ferah'a dair her şeye ulaşabileceğiniz bir site... Bu siteden Şebnem'in biyografisine, bugüne kadar yapmış olduğu röportajlarına, resimlerine ve tüm şarkı sözlerine ulaşabilirsiniz. Ayrıca Şebnem Ferah hakkında diğer hayranlarıyla foruma katılabilir, onu ve şarkılarını internet ortamında tartışabilirsiniz. Siteye üye olarak da Şebnem Ferah fan kulübüne girebilirsiniz.
www.sebnemferahfan.com

YAYINLANDIĞI DERGİ: Radikal H20
SAYI: 29/06 Mayıs 2004
BÖLÜM: Sanal Dünya
NOT: "Bu yazının TST ile ne ilgisi olabilir?" diye düşünebilirsiniz. Bu yazı TST ile çok alakalıdır, çünkü o sitedeki "Röportajlar" bölümünü TST yapmıştır.

ŞUBAT 2004, BLUE JEAN, E-ilan, MJ Fan'ları mjturkfan'ı temsil ederek mjturkfan grubuna çağırmamın ilanı

Michael Jackson hayranlarına duyuru. Bizler 60 tane MJ fanıyız, daha fazla Michael Jackson fanatikleriyle tanışmak istiyoruz. E-mail'inizi bekliyoruz.
mjturkfan-subscribe@yahoogroups.com

YAYINLANDIĞI DERGİ: Blue Jean
SAYI: Şubat 2004
BÖLÜM: E-İlan
NOT: Artık www.mjturkfan.com adresinde bulunan Michael Jackson grubuna daha fazla üye bulabilmek için yazdığım bu mesaj, 1 yıl rötarlı yayınlanmıştır ve dolayısıyla yayınlandığında 60 üyeden çok çok fazla üye vardı. Hatta 2004 yılında, Yahoo'daki gruptan 250 üyenin geçtiği ve e-maillerini kontrol etmedikleri için o kadar gözükmediği rivayet edilmişti. Bugün (09.11.06) itibarıyla MjTurkFan'ın 855 üyesi var.

OCAK 2004-ŞUBAT 2004-EKİM 2004, BLUE JEAN, E-ilan, Alım-Satım, Ocak 1995 ve Ağustos 1995 sayıları hakkındaki ilanım

1994 yılından bu yana mesajlarımın ve yazılarımın çıktığı 20 tane Blue Jean'i ciltlettirdim. Çok müthiş oldu, herkese tavsiye ederim. Yalnız iki tane eksik sayı var. Fazla yıpranmamış Ocak 1995 ve Ağustos 1995 sayılarına ihtiyacım var. Elinde olanlar benimle irtibata geçsinler. Ucuz verenler tercihim olacak.
www.tstinteractive.cjb.net
turgaytarcan@yahoo.com


YAYINLANDIĞI DERGİ: Blue Jean
SAYILAR: Ocak 2004, Şubat 2004, Ekim 2004
BÖLÜM: E-ilan/Alım Satım
YAZILDIĞI TARİH: 12 Ekim 2002
NOT: Maalesef bu ilanım amacına ulaşamadı. Kazıklamaya kalkan birini saymazsak, bu dergilere ulaşamadım hala.

AĞUSTOS 2003, NetHavadis.Com, Kendi yazdığım haberler

01.08.03-09:20
Karikatüristlerin at yorumu
Evvelsi gün Tayyip Erdoğan'ın attan düşmesi politika dünyasında ilginç yorumlara neden olmuştu. Bugün ise ünlü karikatüristler ata takmış durumda... Sabah Gazetesi'nin karikatüristi Salih Memecan ve Tercüman Gazetesi'nin karikatüristi Sadık Pala o atın İmar Bankası atı olduğundan şüphelenmişler.



Salih Memecan'ın karikatüründe Tayyip Erdoğan bu sefer attan düşmüyor. "Bu at farklı at" dişe başlık atılan karikatürde mavi zemin üzerindeki beyaz at "Düşmüyor sırtımdan, tecrübe kazanmış" diyor. Sadık Pala'nın karikatüründe ise Erdoğan, düştüğü atın intikam aldığını düşünerek "Bu at, İmar Bankası'nın atı olmasın sakın?" diye soruyor. Biz de diyoruz ki; ya o at DYP'nin atıysa?


04.08.03-12:37
BBC, YAŞ toplantısını haber yaptı
BBC, Yüksek Askeri Şura'nın yılık toplantısını haber yaptı. Anayasa değişikliğinin askeri gücü engellediğini kaydeden BBC, bu 3 günlük toplantılarda atamaların ve emekliye ayrılmaların gerçekleşeceğini vurguladı.



Konseyin ayrıca Ulusal Güvenlik Konseyi'nin atanacak yeni Generalinin statüsünün değişeceğine işaret edildi. Bu yıl Türkiye'de radikal reform paketinin benimsenmekte olduğunu vurgulayan BBC, yüksek mevkiilerde İslam adına suç teşkil eden aktivitelerde bulunan kişilerin kovulabileceğine dikkat çekti. BBC, haberde ilgiyi generallerle ilişkileri iyi gitmemiş Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Yüksek Askeri Şura ile ilk kez bir araya geldiğine çekti. Erdoğan'ın eşinin türban takmasına karşı sorun çıkmasını da önlemek istediği kaydedildi.

Çeviren: Turgay Suat Tarcan


08.08.03-12:59
Şebnem'in okumasına izin verilmeyen şarkı ne?
Türk rock müziğinin kraliçesi Şebnem Ferah, dün akşam Rumeli Hisarı'nda verdiği konserde hayranlarına unutulmaz anlar yaşattı. Konserde sürpriz şarkılar da söyleyen Ferah, konserde samimi açıklamalarda bulundu. "Kelimeler Yetse..." albümüne koymak istediği ama müzik şirketinin izin vermediği klasik neydi? Bu şarkıya neden izin çıkmadı? Ferah, "Yağmurlar" şarkısını cover'layan Emrah için ne dedi? Tıklayın...



"Yıldızlı Geceler"in konser zincirinde dün akşam Şebnem Ferah bütün albümlerinden şarkılar söyledi. Daha önceki turnesinde kötü hatırası olduğunu düşündüğü için "Artık kısa cümleler kuruyorum" adlı ikinci albümünden hiçbir şarkı söylemeyen Ferah, dün akşamki konserinde bu albümden de şarkılar söyledi. Bu konserinde çok heyecanlı olduğunu söyleyen rock'ın divasının seyirciyle diyaloğu çok sıcaktı. Sık sık hayranlarıyla kucaklaştı. Dinleyicilerine sürprizleri de vardı. İlk sürprizi Evanescence'in "Bring me to life" cover'ı olan sanatçı, bu şarkıyı ilk duyduğunda kendisinin söylediğini sandığını açıkladı. Ardından Sinead O'Connor'ın "Nothing Compares 2 U"sunu yorumlayan Şebnem Ferah, seyircilerin arasında bulunan Teoman'la "İki Yabancı"yı söyledi. Her defasında "Benim hayranlarıma ihtiyacım yok" diyerek dinleyicilerini üzen Teoman, bir "Merhaba" bile demedi. Ferah "Hayatımı çok deşifre ettiğimi söylüyorlar" dedikten sonra albümüne rahmetli babasının çok sevdiği Tanju Okan'ın "Kadınım"ını koymak istediğini fakat şarkıda "Kadınım" dendiği için müzik şirketinin izin vermediğini söyleyerek şarkıyı yorumladı. Şebnem'in yorumu çok beğenildi. Şebnem fanatiklerinden biri Emrah'ı kastederek "Neden ismi bilinen bir şarkıcıya Yağmurlar'ı vererek şarkıyı berbatlaştırdın?" diye bağırınca, Şebnem "Bu sizin, benim, herkesin şarkısı... İyi niyetle kim isterse ben şarkılarımı veririm" diye cevap verdi ama "Tabii ben daha güzel söylüyorum, çünkü ben yazdım" diye eklemeden de edemedi. Konserde Şebnem Ferah Fan ve Şeboist Net arasında tatlı bir rekabet yaşandı. İki grup da pankart açarken Şebnem Ferah Fan'ın t-shirtleri dikkat çekti.

Turgay Suat Tarcan


12.08.03-10:05
Michael'ın doğum gününü onunla kutlayacaklar
Popun Kralı Michael Jackson 30 Ağustos 2003'te birçok konuğun olduğu özel bir doğum günü partisi veriyor. 45. yaşını kutlayacak olan tüm zamanların en çok satan şarkıcısı, Los Angeles'ta binlerce hayranıyla buluşacak. Partide yarışmalar, çekilişler, ödüller de olacak. Bu ödüllerden birisi Jackson'ın Neverland'deki evini ziyaret edecek şanslılardan biri olmak...



Bu konsere gidecek Michael hayranları sadece onunla birlikte onun doğum gününü kutlamak şerefine ulaşmakla kalmayıp, show'dan sonra Michael Jackson hayranları bir partide bir araya gelecekler. Aynı zamanda gecede sahne alan yıldızlarla partide tanışabilecekler. İmkanı olanlar bilet almak için buraya tıklayabilirler...



NOT: 15-31 Temmuz 2003 tarihleri arasında, portallarda Net Havadis'in 1.644 haber adediyle en çok haber girilen site olarak açık ara birinci olduğunu biliyor muydunuz?

TEMMUZ 2003, NetHavadis.Com, Kendi yazdığım haberler

AÇIKLAMA: Merhaba. Bugün 2 Ağustos 2003 Cumartesi... "Medyada TST" bölümünün seyri biraz değişti. O yüzden bir açıklama yapmak zorundayım. 14 Temmuz 2003 Pazartesi günü nethavadis.com sitesinde staj yapmaya başladım. Bu site bildiğiniz gibi bir haber sitesi... Şu ana kadar basında çıkan yazılarımı bir okur olarak gönderiyordum. Ama artık haberci olduğumu söyleyebilirim. Her gün yüzlerce son dakika haberini Net Havadis sitesine koyuyoruz. Bu haberlere fotoğraflarla renk veriyoruz. Bu yüzlerce habere kendi yorumlarımızı, kendi başlıklarımızı ekleyebiliyoruz. Bu haberler ajanslardan falan geliyor. "Medyada TST" bölümüne o yüzden bu haberleri koymama gerek yok. Zaten hem işin içinden çıkılmaz öyle olsa, hem de geçen sene yazdığım bu bölümün açılış yazısında da dediğim gibi internette çok izim zaten vardır. Başta kendi sitelerim var. Türk olsun, yabancı olsun birçok sitede karikatürlerim, şiirlerim, öykülerim, yazılarım, linklerim, araştırmalarım, ödevlerim, fotoğraflarım, v.s. zaten çıktı ve çıkmakta... Ama bu profesyonel bir haber sitesi olduğu için sadece bana ait olan; yani kendi yazdığım, kendi tercüme ettiğim haberleri de bu bölüme koymak istiyorum. Yalnızca "Kanserin çaresine gittikçe yaklaşılıyor" başlıklı habere ben yazmadığım halde torpil yaptım. "Her gün yüzlerce haber giriyormuşsunuz, o haberin ne ayrıcalığı var?" diye sorabilirsiniz. O zaman söyleyeyim... O benim ilk girdiğim haber... O kanser fotoğrafı da PhotoShop kullandığım ilk resim... Bu girdiğimiz haberler ayrıca ofistv.com kanalında sunuluyor. Mesela kendi yazdığım "Salsa'nın kraliçesi öldü" haberim o televizyon'da ilk sunulan haberimdir. Neyse, şimdi lafı uzatmadan "Temmuz 2003" raporuna geçelim.

14.07.03-10:41
Kanserin çaresine gittikçe yaklaşılıyor
Kromozomların her iki ucunda bulunan ve ''telomer'' olarak adlandırılan DNA protein kompleksinin kısalması ile kanser gelişimi arasında ilişki olduğu bulundu.



Telomerlerin her bölünme sonrası belirli ölçüde kısalmasının epitel hücrelerde doku yenilenmesini etkilediği belirtildi. Uzmanlar, telomer kaybı nedeniyle bir noktadan sonra bölünmenin durduğunu, kromozomların normal işlevini yerine getiremediğini, bunun da kanser oluşumuna yol açabildiğini ifade etti. John Hopkins Araştırma hastanesinde, FISH adı verilen özel bir teknikle, kanser öncesi doku değişiklikleri üzerinde yapılan araştırmada, dokularda telomer uzunluğunun normalden yüzde 90 daha az olduğu görüldü. 12 denekten alınan, meme kanseriyle ilgili olarak incelenen DCIS ve LCIS hücrelerinde ise örneklerin 9'unda kısa telomer tespit edildi. Amerika'da her yıl yaklaşık 212 bin meme kanseri teşhis ediliyor, 40 bin meme kanseri hastası ölüyor. Meme kanseri Amerika'da kadınlar arasında en fazla ölüme yol açan ikinci kanser türü olarak biliniyor. Araştırma raporu, Amerikan Kanser Araştırma Kuruluşu'nun geçen hafta başlayan 94. genel kurulunda açıklandı.


16.07.03-09:39
Salsa'nın kraliçesi öldü
Latin müzik ikonu Celia Cruz dün öğle saatlerinde vefat etti. Menejerinin açıklamasına göre ünlü Latin ikonu bir süredir kanserle mücadele ediyordu.



78 yaşında ölen sanatçı Salsa'nın kraliçesi olarak tanınıyordu. Yarım asırdan fazla bir süredir müzikal yeteneği ve danslarıyla Latin müziğine yenilikler kazandırmıştı. 5 Grammy'si ve 2 Latin Grammy'si bulunan sanatçı 70'den fazla albüm çıkartmış ve 10 filmde rol almıştı. 2002 yılında verdiği bir röpörtajda hayatının müzik olduğunu, emekli olmaya niyetli olmadığını ve sahnede ölmek istediğini açıklamıştı.


17.07.03-10:11
CNN Türklerin protestolarını haber yaptı
CNN, dün web sitesinde Kuzey Irak'ta 11 Türk askerinin tutuklanması üzerine Türklerin konsolosluk önünde protesto eylemleri yaptığını bildirdi. Haberde bu tutuklama üzerine iki ülke arasında krize yol açtığını ve Türklerin güveninin sarsıldığı kaydedildi.



Askerlerin iki gün sonra serbest bırakıldığını vurgulayan CNN, 11'i asker 24 kişinin alıkonulduğunu hatırlattı. Baskında tüm bilgiyayarların yok edildiğini ve eşyaların zarar gördüğünü belirten CNN, Türklerin $116,000 zarara uğradığını söyledi. Türkiye ve A.B.D. arasındaki son 50 yılın en büyük olayı olduğunu kaydeden site, bunun Irak Savaşıyla ilgili ilişkilere de zarar verdiğini vurguladı. Türkiye'nin davraşının A.B.D'nin stratejisini değiştirmek zorunda kalmasına yol açtığı da hatırlatıldı.


18.07.03-09:06
Bol yıldızlı çok gizli doğum günü partisi
Saturday Star gazetesine göre popun kralı Michael Jackson yarın Güney Afrika Cumhurbaşkanı Nelson Mandela'nın doğum günü kutlamasına katılacak. Çok gizli tutulan partide Michael Jackson dışında Beyonce Knowles, Barbra Streisand, The Jacksons ve bilinmeyen birçok yıldız sahne alacak.



Sandton Geleneksel Merkezi'nde kutlanacak doğum günü partisinden sonra Barbra Streisand, R&B şarkıcısı Destiny's Child'dan Beyonce Knowles, müziğin kralı Michael Jackson ve Jackson ailesi olayı unutulmaz kılmak için sahne alacakları basına bildirilmiyor. Saturday Star'ın haberine göre bu parti büyük bir sır olarak tutuluyor. Öte yandan tüm zamanların en çok satan şarkıcısı Michael Jackson yeni bir albüm kaydettiğini açıkladı. Hatırlayacağınız gibi Michael Jackson'ın 2001 yılının sonlarında çıkardığı "Invincible" albümü Eminem, Shakira gibi şarkıcıların albümlerinden fazla satmasına rağmen Sony Music'in promosyonu durdurması nedeniyle başarısız olarak algılanmıştı. Çalıştığı tüm ekibi yenileyen efsane megastar artık dürüst çalışanlar istediğini vurguladı. Çalışmalarının hemen hemen bittiğini söyleyen sanatçı, yalnızca doğru bir iş yapıp yapmadığını anlamak için zamana ihtiyaç duyduğunu söyledi. Sanatçı en başarılı şarkıcı olarak rekorlar kitabına girmişti. Bu rekor hala kırılabilmiş değil.


18.07.03-14:36
"Kontrolsüz silah kanunları çocuğumuzu öldürdü"
Bugün dailyrecord.co.uk geçtiğimiz günlerde maganda kurşununa kurban olan Alistair Grimason'ın annesi Özlem ve babası David'le ropörtajlarına yer verdi. Türkiye'de silah kanunlarını eleştiren site, turistleri Türkiye'ye gitmeden önce iki kez düşünmekle uyarıyor.



Röpörtajda Özlem ve David Grimason acılarının büyük olduğunu, hayatlarındaki en önemli şeyi kaybettiklerini söylediler. Türk hükümetinin sorumluluğun büyük bir kısmını kabul etmesi gerektiğini anlatan çift Türkiye'de kanunlu ya da kanunsuz silah almanın çok kolay olduğunu vurguladı. Grimason çifti Türkiye'de kutlamalarda, düğünlerde ve futbol maçlarından sonra bile silah patlatıldığını, dikkatsizlik sonucu da birçok insanın hayatını kaybettiğini ya da yaralandığını söyleyip Türk hükümetinden halkı korumaları için yeni kanunlar hazırlamalarını istedi. Haberde Alistair'ın anaannesi ve dedesi Tuncer ve Gülay Eşsizhan'ın ve avukatlarının Türkiye'de silah kanunlarının değişmesi için kampanya başlatacakları söyleniyor.


19.07.03-13:56
Amerika ve Türkiye ortak temel arıyor
BBC'nin resmi web sitesi bbc.co.uk, bugün iki yüksek generalin Ankara'da iki müttefik ülke arasındaki ilişkileri yumuşatmak amacıyla konuşmakta olduğunu duyurdu.



Haberde yeni General John Abizaid'in Ankara'da Türk ordusu ve Dışişleri Bakanlığı'yla son krizi tartıştıktan sonra Cumartesi günü Ankara'dan ayrılacağı yazılıyor. General James Jones'un Cuma günü Türkiye Başkent'iyle yaptığı ama detayların verilmediği görüşmede birçok hatayı telafi etme ihtimali üzerinde duruluyor. Bu görüşmenin Abdullah Gül'ün haftaya Washington'a konuyu görüşmek üzere gitmeden evvel kötü havayı biraz olsun temizleyeceği umuluyor.

7 MAYIS 2003, GÜNAYDIN, KEYİF VERİCİ MADDELER, ÖRGÜTLÜ TOPLUM, İşte bir örgütleme esprim daha

ÖRGÜTLÜ TOPLUM
Tasarruf olsun diye tuvalet kağıdını arkalı önlü kullananlar... BİRLEŞİN!

Turgay Suat Tarcan

Yayınlandığı Gazete: Sabah'la Günaydın
Yayınlandığı Bölüm: Keyif Verici Maddeler
TST'nin bu esprisini yayınlayanlar: Hakan&Utku
Yayınlandığı tarih: 7 Mayıs 2003 Çarşamba

ARALIK 2002, BLUE JEAN, FORUM, Arkadaşlığı en iyi anlatan film hakkındaki makalem

O zamanlar çok küçüktüm. TRT’de “BreakDance” adında bir film oynatmışlardı. O filmi Betamax’a almıştık ve defalarca seyretmiştim. Çok güzel bir filmdi. Danslı olması da filmi daha eğlenceli kılıyordu. Tam bir 80’ler belgesi... Giyimler, müzikler, danslar, herşey... Bu film arkadaşlığı tema alan bir müzikaldi. Adı üstünde: “BreakDance”... Belki arkadaşlığı en iyi anlatan film değil ama filmin bana yaptığı etki çok fazla olduğu için aklıma bir tek o film geldi. Filmde zengin bir genç kız’ın fakir bir arkadaş grubu oluyor. Ebeveynleri kıza sürekli baskı yapıyor o arkadaş grubundan ayrılması için... Bu arkadaş grubuyla dans yarışmasına hazırlanıyorlar. Provalar yapıyorlar, para toplamak için her işi yapıyorlar. Kızın hayata bakış açısı bile değişiyor, hatta zenci bir erkek arkadaşı oluyor. Ailesi kızı tehdit ediyor ve gruptan ayırmayı başarıyor. Kızı sevmediği zengin bir erkekle evlendirmeye çalışıyorlar. Filmin en etkileyici sahnesi ise lüks bir restaurantta yemek yerken kızın herşeyi bırakıp son anda dans yarışmasına yetişerek herkesi şaşırtmasıydı. Arkadaşlarını yüz üstü bırakmadı. Önüne serilen servetleri sırf arkadaşları için elinin tersiyle itti. Filmin sonunda ise dans yarışmasını kazandılar ve zengin burjuvaların önyargılarını yıkmayı başardılar. Eğer imes bu kadar iyi arkadaşlıkları olmasa belki yarışmaya bile katılamayacaklardı ama imkansızı başardılar. Keşke gerçek hayatta da böyle arkadaşlıklar olabilse... Bence “BreakDance” filmi arkadaşlık hakkında yapılan bir başyapıt... Ama maalesef bu film unutuldu gibime geliyor.

YAYINLANDIĞI

Dergi: Blue Jean
Bölüm: Forum
Sayı: Aralık 2002
Başlık: Break Dance
Yazıldığı Tarih: 31 Ekim 2002 Perşembe
İsim: TST
Not: Aralık ayının başlarında Betamax'tan bu filmi yine izleme şansım oldu. Filmin orijinal adı "Breakin' 2" imiş. Türkçeye "Break Dance" diye çevirmişler. Filmin konusunu da yanlış hatırlıyormuşum. Dans yarışmasına hazırlanmıyorlarmış, "Miracles Gençlik Kulübü"nü kurtarmaya çalışıyorlarmış. Bu kadar... Ama arkadaşlığı gerçekten de iyi yansıtıyor. Hatta hatırladığımdan da fazla... Karşı çete bile filmin sonunda onlara katılıyor.

EYLÜL 2002, BLUE JEAN, FORUM, Bir klibin senaryolu mu, yoksa senaryosuz mu olması konusunda yazdığım makalem

Zaman makinasını icat edelim ve geriye gidelim. Dünyanın gelmiş geçmiş en iyi ve en ünlü klibinin çekildiği zamana... Bu klip şüphesiz hala anketlerde en iyi klip seçilen "Michael Jackson's Thriller"... Bunun senaryosunu engelleyelim. Kafamıza göre çekelim. Örneğin yeşil çimenlerde pembe giyinmiş sarışın bir kız çocuğunun koşmasını, Michael'ın da bir sandalyede ters oturmuş bir şekilde şarkı söyleyişini konu edinelim. Sonuç? Tabi ki Michael yine megastar olacaktır ve albümü yine en çok satan albüm olacaktır (zaten Thriller klibi o albümün en son çekilen klibi oluyor) fakat klibi adından fazla söz ettiremeyecektir. Kısacası şarkının konusuna, ruhuna göre senaryolaştırılmış klipler daha başarılı oluyor ve daha iyi oluyor şüphesiz... "MTV Making The Video" programını takip edenler bilir. Başarılı klipleri öyle pat diye, nasıl olursa olsun diye çekmiyorlar. Önceden büyük bir çalışma oluyor. Paralar harcanıyor, en ufak saniyesi bile düşünülüyor. Örneğin Eminem'in "The Real Slim Shady" videosunu çizdikleri resimlere göre çekiyorlardı. Şimdi o klipte sözlerine uygun sahneler olmasa bu kadar ses getirebilir miydi? Aynı şey George Michael'ın "Shoot The Dog" klibi için de geçerli... Zaten geçen ay Blue Jean o klibe kaç sayfa ayırmıştı. Biz klip mlip diyoruz ama music video'lara dışarıda short movie bile deniliyor bazen... Sıra geldi VH1'ın izleyicilerine göre yüzyılın Thriller'dan sonra en iyi ikinci klibine... Madonna ve Like A Prayer... Bu klip de çok ses getirdi. Çünkü şarkı hem dini, hem de seksi çağrıştırıyordu. Klip de ona göre oldu ve sonunda single çok başarılı oldu. Madonna da bunun bedelini kilise tarafından afaroz edilmekle ödedi. Şu anda listedeki tüm klipleri saymayacağım, yer yetmez zaten fakat bu listede şarkının konusuyla ilgili olmayan klip yok gibi... Konusuna göre senaryolaştırılmış müzik videolarının daha iyi olduğu benim fikrim değil, bir gerçek... Tabi sadece senaryo da önemli değil. En iyi görüntüyü almak için usta bir ekip ve bence şarkının ruhunu yansıtan danslar da önemli... Tabi karanlık bir heavy metal şarkısında lay lay lom dans etmek de saçma olur. Önemli olan şarkının ruhunu yansıtmak...

YAYINLANDIĞI

Dergi: Blue Jean
Sayı: Eylül 2002
Başlık: Thriller Hadisesi
İsim: Turgay Suat Tarcan
Yazıldığı Tarih: 12 Ağustos 2002 Pazartesi

17 AĞUSTOS 2002, GÜNAYDIN, KEYİF VERİCİ MADDELER, ÖRGÜTLÜ TOPLUM, Hakan&Utku'nun köşesine yolladığım esprili mesaj

“Büyüdükleri halde hala oyuncak ayısıyla uyuyanlar… BİRLEŞİN!”

(Teşekkürler Turgay Suat Tarcan)

YAYINLANDIĞI

Gazete: Günaydın
Tarih: 17 Ağustos 2002
Bölüm: Keyif Verici Maddeler/Örgütlü Toplum
Yani: Burası espri sayfası olduğu için gerçekten örgütlemiyoruz
İsim: Turgay Suat Tarcan

HAZİRAN 2002, HOLLYWOOD WEEKLY, Sony Music’in Invincible promosyonunu durdurması konusundaki protestoların arasında TST’nin bu makalesi de vardı

I am a big MJ Fan who is from Turkey and the webmaster of http://www.tstinteractive.cjb.net which includes Michael Jackson subject. When I first saw Michael in 1987 with "Bad", I was 6 years old and effected by his song, his dance, his carisma... I started to dance like him and when "Dangerous" came, I became a real MJ fanatic. I have started to collect everything about him. I learned his story. For example, he and his brothers had left Motown and signed with Epic/Sony Music. I became an enemy of Motown because of what they did to The Jacksons, and became a fan of Sony Music. I used to think that Sony Music was the best music firm. When I listened to "Without You" by Mariah Carey, I liked her and her music and when I saw "Sony Music" logo on her casette cover, I really loved Sony Music more... She was also a wife of Sony Music boss. When Sony Music came to Turkey (Sony Music Turkey) I really became happy. In Turkey, I am a fan of ASLI and she belongs to Sony Music Turkey. One day George Michael left Sony Music. Question marks had occured in my mind even I wasn't a fan of him. Then Mariah Carey seperated from Sony Music boss. Last year she left Sony Music, too. Question marks were increasing. Now, King of pop (I think he is king of all music) Michael Jackson has problems with Sony Music and he will never make an album for Sony Music. Now I can see the truths. Sony Music isn't the biggest music firm, because they betray the biggest mega star ever, the king of pop Michael Jackson who has laboured for Sony Music. If Michael Jackson wasn't a star of Sony Music, the firm wouldn't be bigger like this. Invincible is one of the greatest album ever, and Sony Music tries to backbite this album. There are many hit nominees in this album. Michael Jackson is eligible and will win the war. Because he has got the most faithful fans ever. As a member of http://groups.yahoo.com/group/mjturkfan , as a webmaster of http://invinciblemichaeljackson.cjb.net , I blame Sony Music. Because it is doing a big mistake by stopping promotion of Invincible. We want more music videos, we want more singles, we want Michael Jackson to come to Turkey to give a concert and we want Sony Music Turkey to publish MJ singles in Turkey...

Yayinlandigi Dergi/Magazine: Hollywood Weekly
Sayi/Magazine's Date: Haziran 2002-June 2002
Yazildigi Tarih/Article's Date: 11 May 2002
Isim/Name: Turgay Suat Tarcan

HAZİRAN 2002, BLUE JEAN, FORUM, “En iyi arkadaşınıza 10 şarkılık bir albüm hazırlasanız hangilerini koyardınız?” konusu hakkındaki makalem

MR. Big - Wild World
UB40 - I Can’t Help Falling In Love With You
ERIC CLAPTON - Tears in Heaven
SAM BROWN - Stop
SOUL ASYLUM - Runaway Train
EXTREME - More Than Words
SHAKESPER’S SISTER - Stay
BRYAN ADAMS - Everything I Do (I do it for you)
BLACK - Wonderful Life
ROBERTA FLACK - Killing Me Softly


İşte benim en yakın arkadaşım Cem’e hazırladığım kaset... Zaten ben ona ortaokuldayken kaç kaset çekmiştim. Bu 10 tane o şarkıların arasından büyük ihtimalle en sevdikleri oluyor.

Yıllar geçti, ikimiz de ayrı ayrı üniversitelere gidiyoruz ama birbirimizden kopmadık. Hala bu kasetleri severek dinlediğini biliyorum. Bu şarkılardan çoğu görünürde bir aşk şarkısı... Ama sonuçta sözlerin tümü düşünülmeden bir arkadaşa da ithaf edilebilir.

“Wild World” deyince ortaokulda dünyanın aslında vahşi olduğunu keşfettiğimiz aklıma geliyor. “Runaway Train” belki de Cem’in en sevdiği şarkı... Onu anlatmak istesem kelimeler yetmezdi. Öyleyse: “More Than Words” … Yine o zamanlar birbirimize söz verdik. Hangimiz önce ölürse cennetteki en büyük ağacın altında diğerini bekleyeceğiz. Cem, could you know my name, if I saw you in heaven? But it’s so wonderful life. Cem bunu yazdığımı bilmiyor. Ona sürpriz olacak ve en iyi arkadaşımın hala o olduğunu bir kez daha anlayacak. Cem, hep en iyi arkadaşım olarak kal. Stay with me, my friend.

YAYINLANDIĞI

Dergi: Blue Jean
Bölüm: Forum
Sayı: Haziran 2002
Başlık: En İyi Arkadaşım Olarak Kal
Yazıldığı Tarih: 11 Mayıs 2002
İsim: Turgay Suat Tarcan
Orijinal Başlık: Seninle Arkadaş…

28 MART 2002, SABAH, SABAH’A MEKTUPLAR, Günaydın ve Sabah’ın yaptığı hatalar konusundaki eleştirim

Gazetenizde bir çok yanlış yapılıyor. Örneğin Michael Jackson'ın aya gitmeye hazırlandığı haberi yayınlayan web sitesi onun resmi web sitesi değildir. Jackson'ın resmi web sitesi http://www.michaeljackson.com/'dur.

Jennifer Lopez'in şarkıcılıktan Hollwood'a transfer olduğunu, oyunculuğa soyunduğunu yazmıştınız zamanında... Tam tersi aktristlikten şarkıcılığa soyundu. Oyunculuk, yeni değil ilk mesleğidir.

YAYINLANDIĞI

Gazete: Sabah
Tarih: 28 MART 2002 PERŞEMBE
Başlık: Dünyadan Haberiniz Yok
İsim: T. Suat Tarcan

ŞUBAT 2002, BLUE JEAN, FORUM, “Müzik dünyasından kiminle arkadaş olmak isterdiniz?” konusundaki makalem

Müzik dünyasının ünlü şahsiyetlerinden biriyle arkadaş olma şansınız olsaydı kimi seçerdiniz? Bu soruyu okur okumaz aklıma tek bir isim geldi; Michael Jackson… Eminim benim gibi daha birçok kişi onu söylemiştir ama benim nedenim birçok hayranı olması, gelmiş geçmiş en çok satan sanatçı olması, kral olması filan değil. Nedeni kendimi bildim bileli onu dinlemem ve dansıma kadar birçok şeyde onu örnek almam… Hatta okulda bir hoca "Şu an bir idolü düşünün" dediği zaman Michael Jacksonı düşünmüştüm.

Bazı özelliklerimiz sanki benziyor. Artık bakışlarım bile benzemeye başladı. Hatta hiç alakam olmasa bile bana "Michael" diyenler arkadaşlarım oldu. Zorla fal bakmak isteyen bir çingene bile bana "Michael" demişti. Öncelikle ikimiz de çocuk ruhluyuz. Gerçi ben onun gibi hergün çizgi film izleyip oyuncak oynamıyorum; fakat küçüklük oyuncaklarımı atmıyor ve çizgi film seyretmesem de sevdiğimi inkar etmiyorum. He-man oyuncağımın kaybolmasına 10 yıl geçmesine rağmen hala yanıyorum. Herhalde tanışsak iyi anlaşırdık. Ona Blue Jean'de hakkında çıkan şeyleri gösterirdim. Çizgi film bile izlerdik.

Aslında içimdeki çocuğun yansıması belki de küçük zenci Michael… 7 yaşındayken "Bad" klibini taklit etmeye başladım. Bir keresinde öyle kaptırmıştım ki kendimi havalandırma kafesi çıkarma sahnesini salondaki dolabın kafesinde deneyip onu kırmıştım. Zaten artık her türlü müzikte MJ gibi dans ediyorum.

Bir de bu acımasız dünyada masum kalan sayılı insanlardan ikisi ben ve Jacko… Ben de Michael gibi dünyada olup biten bunca şeye anlam veremiyorum. Sanki ikimizde de kirlenmemizi engelleyen temizlik malzemesi var doğuştan… Buna rağmen yanlış anlaşılıyoruz ve kıskanılıyoruz. Büyük hayal gücümü en iyi yansıtan da onun klipleri… Belki o da benim gibi Fanta seviyordur :) Diğer hayran olduğum sanatçılarla anlaşır mıydım bilmiyorum ama Türkiye'de bu sorunun cevabı herhalde Şebnem Ferah olurdu. Çünkü hayranlarını arkadaş olarak görüyor.

YAYINLANDIĞI

Dergi: Blue Jean
Sayı: Şubat 2002
Başlık: Banko Jacko
İsim: Invincible

ARALIK 2001, BLUE JEAN, FORUM, “Arkadaşlarınızla yollarınızı ayırmanız için ne olması gerekir?” konusundaki makalem

Bazı arkadaşlarım oldu. Hep çok samimi, güvenebileceğim bir dost bulduğumu sandım fakat kazıklandım. Meğer benim zayıf yanlarımı bulmaya çalışmışlar. Birkaç arkadaşım dışında, dost sandığım insanlarla hep yollarım ayrıldı. Zaten dost sandığım insanlar da bir elin parmaklarını geçmeyecek kadardı.

Yollarımı ayırdığım arkadaşlara birkaç örnek vereyim. Çok samimi bir arkadaşım vardı. Resmen Edi ile Büdü'ydük. Ta ki bana eşek şakası yapıncaya kadar. Blue Jean'i kullanarak -e-ilan sayfasına sahte mektup gönderdi- beni rahatsız etti. O gün bugündür onunla konuşmadım. Kız arkadaşım bile, telefonla hiç tahmin edemeyeceğiniz şekilde herşeyimi altüst etti. Onunla da öyle ayrıldım. Kısaca benim derdim, dostlukla sululuğu karıştıran arkadaşlarım oldu hayatım boyunca. Nerede duracaklarını hiç bilemediler ve bu yüzden arkadaşlıklarımız uzun ömürlü olmadı. Bunca yıl sonra anladım ki insanlara güvenilmez. Akrabana bile...

Benim en iyi arkadaşlarım, o birkaç kişi dışında müzik ve Ocak 1993'ten beri Blue Jean.

Dergi: Blue Jean
Bölüm: Forum
Sayı: Aralık 2001
Başlık: Eşek Şakasına Dayanamam
İsim: www.tst-forum.cjb.net

EKİM 2001, TAVUK SUYU, SEÇ BAKALIM, tavuksuyu.com sitesinde o ay en yakışıklı erkek seçilmiştim (Am I Hot Or Not'ın Türkiye versiyonunda)

SEC BAKALIM'DAN CANLI SONUCLAR

1.Bayan: gulsen
1.Erkek: tst
1.Resim: yangin
1.Karikatur: tavuk
1.Yabanci Unlu: Jlo
1.Yerli Unlu: caglasikel
1.Gercek Resim(Genel): dolmabahce
1.Gercek Resim(Haber): Ucak



NOT: Erkekler kategorisinde birinci seçildiğim web sayfasını orijinal kodlarıyla web page olarak da http://www11.brinkster.com/turgay/secbakalim.htm adresinden görebilirsiniz...

EKİM 2001, BLUE JEAN, FORUM, “Farklı müzik dinleyenler birbiriyle dost olabilir mi?” konusundaki makalem

Müzik biz gençler arasında hep tartışma konusu olmuştur. Özellikle de hip-hopçular, metalciler gibi başka türlü müzik dinlemeyen fanatik kesimler gibi... Aslında ırkçılık gibi bunları yapmaya hiç gerek yok. Çünkü mesela bir metalci ile hip-hopçı kafa dengi ise iyi anlaşabilir, ya da belki de aynı tür müzik dinleyenler anlaşamayabilir. Ben arkadaşlarımı dinlediği müziğe göre seçmiyorum. Kafa dengi olsun yeter. Hani derler ya:"Kulağa hoş gelen her türlü müziği dinlerim" diye... Benimki onun gibi birşey ama asla türkü, arabesk, türk sanat filan dinlemem. Hatta türkücü bir arkadaşım bana çok kızmıştı "Neden kültürüne sahip çıkmıyorsun? Gevur şeyler dinliyorsun." diye... Ama ben bunun bir zevk meselesi olduğunu anlatmıştım. Ayrıca arkadaş çevrem benim dinlediğim müziği asla etkilemiyor. O zaman bir metalci, bir hip-hopçı, bir arabeskçi filan olurdum herhalde... Öyle değişken tanıdıklarım var ve bence bu çok saçma... Ama yanlış anlamayın, her ne kadar pop, R&B ve rock ağırlıklı dinlesem de metal hip-hop da dinlerim. O yüzden arabesk türleri hariç etkileşim olabiliyor. Örneğin progressive delisi bir arkadaşımdan Dream Theater'ı dinlemiştim ve çok sevip ona çektirmiştim. Kaset&CD arşivimi bir görseniz, bir müzik market gibi çeşitlilik var. Ama arkadaşlarımı etkilerim bazen, o ayrı mesele... Michael Jackson, Madonna ve Şebnem Ferah gibilerini sevdirdiğim insanlar var. Ama bence müzik sadece bir zevk meselesidir. Bu "Benimle aynı renk giymeyen biriyle arkadaşlık yapmam" gibi birşeydir. Bizim sınıfı örnek alın. Müzik seti geldiğinde radyo kanalı ya da kaset tartışması yapmamız dışında çok iyi geçiniyoruz hepimiz...

YAYINLANDIĞI

Dergi: Blue Jean
Bölüm: Forum
Sayı: Ekim 2001
Başlık: Etkileşim Karşılıklı
İsim: Music&Peace
Orijinal Başlık: Müzik ve Arkadaşlık

EYLÜL 2001, BLUE JEAN, FORUM, “Elektronik müzik nereye gidiyor?” konusundaki makalem

Ben elektronik müziğin geleceğinin çok iyi görüyorum. Çünkü teknoloji ilerledikçe her alışkanlık gibi müziğin de değiştiğine ve değişeceğine inanıyorum. Bilgisayarlar ve diğer teknolojik aletlerle yapılan elektronik, techno gibi çağdaş müzikler aslında geleceğimizin müziğinin ilk kıvılcımları... Tempolar, elektronik sesler dünyadaki her türlü müziğe yayıldıkça yayılıyor. Belki elektronik müzikler saf olmayacak ileride ama belki de yeni seslerle daha sert olacak. Zaman neyi gösterir bilmiyorum ama elektronik, techno türü çağdaş müziklerin ölmeyeceğinden, aksine 2000'li yılların müziği olacağından eminim.

YAYINLANDIĞI

Dergi: Blue Jean
Bölüm: Forum
Sayı: Eylül 2001
Başlık: Geleceğin Kıvılcımları
Yazıldığı Tarih: 08.08.2001
İsim: www.tstinteractive.cjb.net

AĞUSTOS 2001, BLUE JEAN, ASTRO-JEAN, Balık burcu tarafına yazdığım mesaj

Eminem'in her pozunda orta parmağını göstermesinin nedenini öğrenmek istiyorum (turgay)...

YAYINLANDIĞI

Dergi: Blue Jean
Bölüm: Astro Jean
Sayı: Ağustos 2001
Başlık: Etkileşim Karşılıklı
İsim: Music&Peace
Orijinal Başlık: Müzik ve Arkadaşlık

TEMMUZ 2001, BLUE JEAN, FORUM, “İleride mega grup çıkabilecek mi?” konusundaki makalem

Bazı gruplar vardır.Hep idol olarak görülmüşler, her dönem dinlenmişler, klasik olmuşlardır. Nasıl Michael Jackson, Madonna gibi mega starlar varsa, onlar da mega gruplardır. Hatta bir grubu dinlemek ayrı bir karizma olmuştur. Ama uzun zamandan beri bu sayfada sayılan gruplar gibi klasikleşmiş grup çıkmamıştır.

Şu an en büyük gruplar; ya 60'lar, ya 70'ler, ya da 80'lerdendir. 90'larda ve 2000'lerde çıkmış gruplar da, özellikle de boybandler, çok başarılı oldular ama onlar gibi efsaneleşemediler. Neden? Çünkü bunlar ya Oasis'in yaptığı gibi taklitçiydiler ya da boyband furyası gibi fabrikadan çıkmış gibi aynıydılar. Müzik tarzları taklitti ve karizmaları yoktu. Boyband'ler kesinlikle o grupların üyelerinden bin kat daha yakışıklılar ama bir bakın tiplerine; hep aynı... Hatta insanlar o grupları karıştırıyorlar. Ama bir Jackson Five'a, bir Nirvana'ya, bir Beatles'a ya da aklınıza hangi mega grup diye tabir ettiğimiz kim geliyorsa onlara bakın, kendilerine has tarzları var, diğerlerinden ayrılan bir karizmaları var. Onlar gerçi çok taklit edildi ama karizmaları öyle bir oturmuş ki pek fazla kişi bu numaraları yutmadı. Bir bakın, ne kadar çok gruba “Yeni Beatles”, “Yeni Spice Girls”, “Yeni Nirvana”, “Yeni U2" gibi isimler takıldı. Ama öyle olabildiler mi? Yoo…

Kısacası düşüncemi anladınız. Bir grubun onların başarısına ulaşması için diğerlerinden ayrılan müziği ve karizması olması lazım. Bir de modaya uymamaları lazım. Çünkü moda gelip geçicidir. Ben şuna inanıyorum. Önümüzde ne kadar çok yıl var, bir düşünsenize... Mutlaka böyle gruplar çıkacaktır.

YAYINLANDIĞI

Dergi: Blue Jean
Bölüm: Forum
Sayı: Temmuz 2001
Başlık: Karizma Olmazsa Olmaz!
Yazıldığı Tarih: 02 Haziran 2001
İsim: The Real Slim TST
Orijinal Başlık: Grup, Tarz ve Karizma

HAZİRAN 2001, BLUE JEAN, APS, Gitaristler ve düetler konusunda sorduğum sorulara Blue Jean’in cevabı

Turgay Suat Tarcan: Turgay, gitaristler hakkında sorduğun soru göreceli, yani cevabı yok. Kendi çalış stilini geliştirmiş ve diğer gitaristleri etkilemiş bütün gitaristler büyüktür, bunları mukayese etmek doğru olmaz. Diğer mevzular yani düetler konusunda bizim bir bilgimiz yok, emin misin istihbaratın doğruluğundan?

YAYINLANDIĞI

Dergi: Blue Jean
Bölüm: APS
Sayı: Haziran 2001
İsim: Turgay Suat Tarcan
Sorulan Soru: Neden herkes Santana, Eric Clapton ya da Steve Vai’ye “dünyanın en iyi gitaristi” diyorlar? Nereden anlayacağız? Michael Jackson gerçekten de internetteki gibi Mariah Carey, Will Smith ve Prince’le düet yapacak mı? Madonna ile yaptığı ama yayınlanmayan düeti “In The Closet” mı?

NİSAN 2001, BLUE JEAN, FORUM, “Eminem’in şarkı sözlerindeki agresiflik ticari mi, yoksa samimi mi?” sorusu hakkında yazdığım makalem

Eminem'in şarkı sözlerindeki agressiflik ticari mi yoksa samimi mi? Bence her ikisi de değil. Bu olaya psikolojik olarak bakacağım. Şarkılarına bir laf demeyeceğim, çünkü şarkıları çok güzel… Bence bu adamın küçüklüğünden beri hep psikolojik sorunları olmuş. Şarkılarında intihardan da söz etmesi bundan dolayı…

Eminem'in hep kompleksleri olmuş. Herkes ona karşıydı geçmişte bence… Yanlış hatırlamıyorsam Eminem zenci mahallesinde oturuyordu ve zenciler onu dışlıyordu. İşte bu yüzden kendine onların müziği olan rapi tercih etti. Yoksa popçu da olabilirdi.

Bence ilgi çekmek istiyor. Yoksa ticari kaygısı fazla değildir. Ama samimi de değil. Mariah Carey bir röpörtajında "Beni zenci kızı olduğum için hep dışlıyorlardı. Hep ölüm korkusuyla yaşadım. Şimdi onlardan intikam alabilirim." demişti . Eminem de bunun tam tersi, bence zencilerden bu yüzden nefret ettiğini söylüyor. Yoksa en yakın arkadaşlarından DR. Dre de zenci…

Büyük ihtimalle Eminem eskiden ilgi çekmeyen bir gençti. Sonra saçlarını sarıya boyadı, rapper oldu, dövme yaptırdı ve zoraki çekici oldu. Seksi olarak da önceden ona ilgi göstermeyen kadınlardan intikam almış olabilir. Yani önce etkiledi, sonra onlardan neftet ettiğini söyleyerek onlardan da intikam aldı. Eşcinselleri bilemiyorum. Onun sevdiği, anlaştığı tek tipin normal tercihli, beyaz erkek olabileceğini sanmıyorum. Yani karısı ve kızı da dişi, öyle değil mi?

Eskiden ilgi çekmediğine göre kendine bir de kimleri hedef seçmiş olabilir? Tabi ki sevilen, ilgi çeken, dünyanın gözdesi popçular… Dönemin gözde popçuları kim? Sakın Britney Spears, Christina Augilera, N' Sync, Ricky Martin filan olmasın? Böylece onlara karşı olarak bir zamanlar onu silik gören insanlara "Bakın, en iyilerle kapışıyorum." Diye mesaj yollayacak. Ama bir de çok eleştri alan kişileri kendine yandaş alması gerekiyor, değil mi? Limp Bizkit, Marilyn Manson ile kankalıkları bundan olabilir.

Yanlış anlamayın, Marilyn Manson'ın filan kötü kişiler olduğunu söylemiyorum. Yoksa Marilyn Manson gerçek hayatta çok sakin ve duygusalmış. Alice Cooper da zeten Non Sorviam'a aslında sahnede tavuk parçalamadığını, özürlülerin parçaladığını ama bir arkadaşının bu dedikodu çıktıktan sonra "Hayır, gerçeği açıklama. Böylesi daha iyi" dediğini söylemişti.

Dergi: Blue Jean
Bölüm: Forum
Sayı: Nisan 2001
Başlık: Bence Samimi Değil
İsim: Turgay

MART 2001, PICTURETRAIL, MEMBER PROFILES, “A Visit to Turkey” diye tabir ettikleri fotoğraf albümü TST’nin oluyor

A Visit to Turkey- View
A great way to discover a country's beauty is through the eyes of one of its people.



NOT: Kısacası http://www.picturetrail.com/turgay adresindeki şu an faal olmayan eski fotoğraf albümüm Mart 2001'in en iyi albümlerinden biri seçilmişti. http://www11.brinkster.com/turgay/Picturetrail.htm adresinden orijinal kodlarıyla bir web page olarak görebilirsiniz.

MART 2001, BLUE JEAN, FORUM, Napster-MP3-Metallica-Limp Bizkit-Telif hakkı-Korsan CD’ler hakkında görüşlerimi yansıttığım makalem

Öncelikle Serbest Kürsü'nün, yeni adıyla Forumun bu değişikiliğini destekliyorum, çünkü artık müzik türü savaşmalarından daral gelmişti...
Bu Napster olayı çok karışık bir durum aslında... Bizim açımızdan, hem yarattığı kolaylık, hem de fiyat açısından Napster daha cazip geliyor ve çoğumuz sanatçıların tepkilerine anlam veremiyoruz. Ama bence Metallica gibi sanatçılar&gruplar daha haklı, çünkü bundan para alamıyorlar. O kadar emek verip albümler yapıyorlar, çok güzel CD kitapçıkları hazırlayıp tüm dünyadaki müzik marketlere ulaştırıyorlar ama çoğu kişi korsan CD'leri ve MP3'leri tercih ediyorlar. Bunun nedenini hepimiz biliyoruz; tabi ki albümlerin müthiş pahalılığı... Ama bir yandan da halan daha paraya para demeyen insanları eski Türk Filmi yıldızlarının durumuna düşmesine katkıda bulunuyoruz. Saçmaladığımı düşünebilirsiniz ama gün gelecek herkes müziği bilgisayarlar, MP3 Çalarlar ve o zaman çıkacak yeni şeyler ile dinleyecekler... O zaman da Reha Muhtar'ın programında duygusal haber olma noktasına gelecekler. En azından web siteler her şarkının indirilişinde sanatçıya telif hakkı ödesinler. Ben de web sitem olan www.tstinteractive.com 'da bir şarkı bölümü yaptım ama onlar orjinalleri değil, midi versiyonları...

Evet, korsan CD'ler (gerçi ayın konusuna korsan CD'ler girmiyordu ama konumuzla yakından uzaktan alakası var :)) ve MP3'ler daha cazip gözükebilir. Fakat bence CD daha iyi... Çünkü korsan CD'ler kalitesiz, atlaya atlaya çalabiliyor ve kitapçığı bile yok. Ben de korsan CD alıyorum tabi, çünkü gerçekleri çok pahalı olduğundan buna mecbur kalıyorum ama bir Madonna, bir Michael Jackson albüm çıkardığında albümü gerek kalitesiyle, gerekse kitapçığıyla bir bütün olarak düşünüp orjinalini alıyorum.
MP3'e gelince... Düşünsenize bir; bilgisayarınız bozuldu, içinde de birçok şarkı vardı. Neyapacaksınız? O kadar emek, get right'ı beklemeler boşa gitti...
Limp Bizkit konusuna gelince... Bazıları da bu yeni akımın ekmeğini yiyorlar bence... Telif hakları belki alamıyorlar ama Alanis Morisette'nin yaptığı gibi onları sponsor yaptırtabiliyorlar... Limp Bizkit'in amacını ise bilemiyorum ama bu işin altında bir iş mutlaka vardır. Ya bu konu Susurluk Olayı gibi çok karışık... Bence müzik tarihinin en büyük olayını yaşıyoruz. Ama beterin beteri var. Daha değişik şeyler çıkabilir. Mesela bir gün gelecek, Blue Jean'i elimizde okurken tıpkı internet gibi (hatta daha da ileri) klipler izleyebilecek, röpörtajlara bizzat tanık olacak ve müzik dinleyeceğiz.

YAYINLANDIĞI

Dergi: Blue Jean
Bölüm: Forum
Sayı: Mart 2001
Başlık: Bu İş Çok Karışık
Yazıldığı Tarih: 28 Ocak 2001
İsim: TST

ARALIK 2000, BLUE JEAN, SERİ İLANLAR, easy.to/kemalsunal adlı anı defterinin ilanı

SLM! Haydi, tüm Kemal Sunal severler, http://easy.to/kemalsunal adresine gidin!

Dergi: Blue Jean
Bölüm: Seri İlanlar
Sayı: Aralık 2000
İsim: Ironman

ARALIK 2000, BLUE JEAN, ASTRO-JEAN, Balık burcundaki isteğim

Ben herşeyi istiyorum, o kadar mutlu ve zengin olayım ki başkalarına da mutluluk ve zenginlik dağıtayım (turgay)...

Dergi: Blue Jean
Bölüm: Astro Jean
Sayı: Aralık 2000
İsim: Turgay

KASIM 2000, BLUE JEAN, ASTRO-JEAN, Blue Jean dergisinin burcunun Kova mı, yoksa Balık mı olduğunu sormam (espri diye tabi)

Sizce Blue Jean dergisi kova mı, balık mı? Çünkü Şubat'ta doğdu (turgay)...

Dergi: Blue Jean
Bölüm: Astro Jean
Sayı: Kasım 2000
İsim: Turgay

AĞUSTOS 2000, BLUE JEAN, SERBEST KÜRSÜ, Santana’nın aslında Jacko’nun Grammy rekorunu kırmadığı konusundaki makalem

Grammy ödül töreninden sonra yayılan bir düşünce var: "Santana Michael Jackson'ın rekorunu kırdı". Yok böyle birşey. Grammy ödül töreninde Santana Michael'ı değil, "Supernatural" "Thriller"ı sadece Grammy ile sınırlı ödülünü geçmiştir. O da bir tane. İsim olarak ise Santana Grammy'de Michael'a yetişmiştir sadece.

"Supernatural" 8, "Thriller" ise 7 ödül almıştır, bu doğru. Fakat ayrıyetten bir de Michael Jackson'ın bir soundtrack'ten ödülü vardır. Yani 8=8. Bu durumda söylenecek fazla söz yok. Zaten en çok satan albüm olan ve Grammy dışında daha birçok ödülü bulunan efsane albüm "Thriler"ın başarısına "Supernatural"la sadece Grammy adına konuşup gölge düşürmek olmaz.

Michael Jackson birçok ödülü bulunan yüzyılın en çok satan sanatçısı ünvanı World Music Awards'la da simgeleştirilmiş bir sanatçıdır. Santana da çok ünlü ve kaliteli bir sanatçıdır fakat Michael Jackson'la alakası yoktur. Şüphesiz Michael fazla ortalarda gözükmese de en başarılı sanatçıdır ve "Supernatural" "Thriller"ı sırf Grammy'de geçti diye "Santana Michael'ın rekorunu kırdı" diye bir kanıya varmak doğru olmaz. Zaten demin de dediğim gibi Michael Jackson o yıl 7 değil, 8 ödül kazanmıştır.

Dergi: Blue Jean
Bölüm: Serbest Kürsü
Sayı: Ağustos 2000
Başlık: SANTANA&JACKSON&GRAMMY
İsim: Ironman

AĞUSTOS 2000, BLUE JEAN, SERİ İLANLAR, Eski TST Interactive’in ilanı

Merhaba tüm Blue Jean'ciler. Benim http://turgay.freeservers.com adlı adresimi ziyaret edip guestbook'uma yazarsanız çok mutlu olucam. Web sitesi olanlara not: Karşılıklı linkleşmeye ne dersiniz?

Dergi: Blue Jean
Bölüm: Seri İlanlar
Sayı: Ağustos 2000
İsim: Turgay

HAZİRAN 2000, BLUE JEAN, ASTRO-JEAN, Balık burcunda sitemin ziyaret edilmesini ve Balık burçlarının birleşmesini istemem (o site bozuldu)

Ya her yerde sona kalıp dona kalıyoruz, bence tüm balıklar birleşip adımızı baş tarafa yazdırmalıyız (turgay)...

Herkesin http://turgay2.8k.com adlı sitemi ziyaret edip guestbook'uma yazmasını istiyorum (turgay)

Dergi: Blue Jean
Bölüm: Astro Jean
Sayı: Haziran 2000
İsim: Turgay

NİSAN 2000, BLUE JEAN, DİJİTAL BÖLGE, TST’nin tanıtılmasını tavsiye ettiği sitenin tanıtımı

http://www.easyfoto.com/

Burası size online fotoğraf albümü sunan bir site. Nasıl yaaani diycek olursanız; scan ettiğiniz ya da netten bulduğunuz fotoğrafları diğer insanlarla paylaşmak istiyorsunuz ve amacınız bir web sayfası yapmak değil. Yani sadece fotoğraflarımı görsünler istiyorum diyorsanız burası tam size göre. İstediğiniz kadar kategoride istediğiniz kadar fotoğrafı yayınlayabiliyorsunuz. Kullanımı çok kolay, hem tasarımcı için, hem de siteyi gezen insan için. Ayrıca site içinde çeşitli yarışmalar da yapılıyor, bunlara katılıp fotoğraf makineleri ya da scanner’lar kazanabilirsiniz (adres için Turgay kardeşimize teşekkür ediyoruz)

YAYINLANDIĞI

Dergi: Blue Jean
Bölüm: Dijital Bölge
Sayı: Nisan 2000
Başlık: Şipşak Foto
İsim: Turgay
Yazıyı Yazan: Özgür Özgencer &Kerem Arsal

26 KASIM 1999, STAR ÖZEL, ASTROLOJİ, Nil Eldem’in astroloji hakkında sorduğum sorulara cevabı

. Turgay Tarcan (İstanbul) İstanbul, 22 Şubat 1981, saat: 15:00 doğumlu Turgay'ın yükselen burcu Yengeç. Yükselen burcunun özellikleri; masumiyet, utangaçlık, değişken ruh hali, duygu ve isteklerini belirtmekte zorlanma, zaman zaman bıkkınlık hissetme ve insanlar üzerinde otorite kurma isteğidir. Turgay'ın horoskopunda, Ay Terazi'de bulunuyor.
. Suat Tarcan (İstanbul) İstanbul'dan bize yazan okurumuz, "ruh eşi" diye birşey olup olmadığını soruyor ve eğer varsa, kendi ruh eşini öğrenmek istiyor. "Ruh eşi" temel doğamızı, bir başka deyişle ruhumuzu değiştirmemize yardımcı olma yeteneğine sahip kişi demektir. Yine bir diğer deyişle, siz bir elmanın yarısıysanız, ruh eşiniz de bu elmanın diğer yarısıdır. Ruh eşinize doğru bir itilim hissettiğiniz ve sizin de onu çektiğiniz varsayılır. Astroloji aşkı çözümlemeye yetecek bir sihir olmasa da, horoskopuna göre okurumuzun ruh eşi; Oğlak ve Kova burcu etkilerini karma bir biçimde taşıyan insanlardır.
Gazete: Star Özel

Bölüm: Astroloji
Tarih: 26 KASIM 1999 CUMA
Yazan: Nil Eldem
İsim: Hem Turgay Tarcan, hem de Suat Tarcan…

EYLÜL 1998, BLUE JEAN, APS, Dergide yayınlanan fotoğrafım

EKİM 1997, BLUE JEAN, SERBEST KÜRSÜ, Serbest Kürsü isimli köşenin büyükler tarafından dikkate alınması için yazdığım makalem

Türkiye'nin genç bir nüfusu olduğunu herkesin bilmesine rağmen neden gençler dikkate alınmıyor? Gençlerin arasındaki düşünce çekişmelerini neden yaşlılar dikkate almıyor? Tüm politikacılara, medyaya, gazetelere, aklınıza kim gelirse onlara sesleniyorum. Tamam, Blue Jean gençlerin dergisi ama mutlaka bazı büyüklerin eline geçiyordur. Artık gençleri dikkate alın, bu sayfanın herkes tarafından bilinmesini sağlayın ve her konuda yazılan bu yazıları kaynak olarak görün. Eğer serbest kürsüye bakma inceliğini bile göstermiyorsanız bari çocuklarınız göstersin.

YAYINLANDIĞI

Dergi: Blue Jean
Bölüm: Serbest Kürsü
Sayı: Ekim 1997
Başlık: Dikkat! Dikkat! Anlayana…
İsim: Dom Sheldon

EYLÜL 1997, ASTRO MAGAZİN, RÜYA ANALİZİ, Bir rüyamın tabirini öğrenmek için yazdığım mektup ve Dolores’in cevabı

Sevgili Dolores;
16 yaşında bir gencim, 81 doğumluyum. Aslında çok anlamını öğrenmek istediğim rüyam var ama onlar çok sade ve tek anlamlı. Hatta bazıları çıkıyor. Ama en son rüyam çok kişiden oluşuyor. Genelde bunların bir tanesini görmek yetiyor ama konu da dahil olmak üzere her şey ilginç ve ben 5 kişi gördüm. Bunlar Hz.Muhammed, Hz.İsa, Atatürk, Meryem Ana ve Fatih Sultan Mehmet'ti. Ben savaş alanındaydım. Bunlar birbirleriyle mi savaşıyorlardı hatırlamıyorum ama ben hepsinin olduğu yere gidebiliyordum, hiç kızmıyorlardı. Hz.Muhammed'in saçı uzundu. Meryem Ana'nın başı kapalıydı ve haça gerilmiş olan Hz.İsa'yı göstermişti. Atatürk bildiğiniz gibiydi. Fatih Sultan Mehmet rüyanın sonunda kalkmadan önce gelmişti. Onlarla hep konuşuyordum ama hatirlamıyorum bunları... Ayrıca hepsi birbirinin bölgesine götürüyor gibiydi sanırım. İnşallah inanırsınız ve cevapsız birakmazsınız.


Sevgili T.T.

Hümanist bakış açılı iyi niyetli bir genç olduğun öylesine belirgin ki... İnsanların geniş açılardan ülkelerine ve dünyaya bakmaları gerektiğini biliyorsun, değil mi? Din, dil, ırk ayrımı olmadan bütün insanların insanca değerlerle nasıl da hoş bir dünya birliği kurabileceklerini bir düşünsene;ama bunu söylemem lüzumsuz çünkü sen düşünmüşsün zaten. Rüyanda gördüğün savaţ alanı bana göre birlik alanı ve sen onun destekleyicisisin. Ayrı din ve ırktan insanların ve de din kitaplarına tarihe damgasını vurmuş böyle kişiliklerin aynı platformda bir arada olması ne güzel bir dayanışma oluştuturdu. Bu tür bir rüya senin için ancak başarı ve mutluluk sembolize edebilir. Tarih sayfalarını savaşlarda değil,böyle dayanışmalarla doldurma fikri bundan sonra amacımız olmalı düşüncesine ne diyorsun? Baksana,hoşgörü sayesinde savaş alanına bile girebiliyorsun.

Sevgilerimle...

Dolores



YAYINLANDIĞI

Dergi: Astro Magazin
Bölüm: Rüya Analizi
Sayı: Eylül 1997
İsim: T.T.

16-22 NİSAN 1997, POPSİ, DOST KALEMLER, Mektup arkadaşı bulmak için yazdığım mesaj

1981 doğumluyum. Dünyada 1.70'lik yer kaplıyorum. Fiziksel özelliklerim arasında renk olarak kahverengi hakim. Gerçek arkadaşlarla tanışmak için, mektuplarınızı bekliyorum.

YAYINLANDIĞI
Dergi: Popsi
Bölüm: Dost Kalemler
Sayı: 16-22 NİSAN 1997
İsim: Turgay Suat Tarcan

AĞUSTOS 1995, BLUE JEAN, BILLBOARD, Şarkı sözü bulmak için yazdığım mesaj

Dikkat! Acele olarak biri bana Michael Jackson'ın "Why You Wanna Trip On Me", "In The Closet", "Dangerous" single'larıyla ve diğer albümlerinden seçtiği baba şarkıların sözlerini yollasın (Daktilo iyi olur). İlk yollayana sürprizim olacak.

YAYINLANDIĞI
Dergi: Blue Jean
Bölüm: Billboard
Sayı: Ağustos 1995
İsim: Handsome

OCAK 1995, BLUE JEAN, PEN PALS, Mektup arkadaşı bulmak için yazdığım mesaj

Selam. Nihayet yukarıda kafa ütüleyen manyaktan sonra sıra bana da gelebildi. Eğer siz de Michael Jackson ve Mariah Carey hayranıysanız, bana yazabilirsiniz. Şimdi aşağıdaki vatandaş da sizin kafanızı kurcalayacak. Sakın ola ona kulak asmayın ve bana takılın.

YAYINLANDIĞI
Dergi: Blue Jean
Bölüm: Pen Pals
Sayı: Ocak 1995
İsim: Turgay Suat Tarcan

KASIM 1994, BLUE JEAN, APS, “Neden MJ Dev Posteri vermiyorsunuz?” soruma cevap

TURGAY SUAT TARCAN (İstanbul): Biliyorsun ki, Michael Jackson evli bir aile babası artık. O yüzden de Ekim sayımızda tek başına değil, muhterem zevcesiyle birlikte bir posterini yayınlamak durumundaydık. Ama yakın bir tarihte, mesela "History" çıkar çıkmaz sizlere hoş bir sürpriz yapmamamız için hiçbir sebep yok. Belirtmeden geçemeyeceğiz, fotoğrafını çok sevdik. Seni çok öptük.

YAYINLANDIĞI
Dergi: Blue Jean
Bölüm: APS
Sayı: Kasım 1994
İsim: Turgay Suat Tarcan
Sorulan Soru: Neden Michael Jackson’ın dev posterini vermiyorsunuz?

19 TEMMUZ 1992, FOTOMAÇ, SİZLERLE EL ELE GÖNÜL GÖNÜLE, Sayfa 11, TST'nin gittiği basketbol kursu hakkında

G.Saraylı minikler potaları şenlendirdi


Sarı-Kırmızı takımın yaz spor okuluna katılan 8 ile 14 yaş arası 120 öğrenci, basketbolun temelini öğrenmeye çalışıyorlar. Sabah ve öğlen iki grup halinde sürdürülen kurs iki buçuk ayda tamamlanacak.



TEMEL SAĞLAM OLMALI- Küçük sporcuları yetiştiren Galatasaray genç takımının basketbolcuları, çalışmaların yorucu ancak zevkli geçtiğini belirterek "Biz de onlar gibi bu işi temelinden öğrendik. Onlar da çalışırlarsa başaracaklardır" şeklinde konuşuyorlar. (Fotoğraf: Engin BİÇER)

GALATASARAY'IN minik basketbolcuları potaları şenlendirdi. Yaşları 8 ile 14 arasında değişen toplam 120 öğrenci ikibuçuk ay sürecek eğitimle basketbolun temelini öğrenmeye çalışıyorlar. Sabah ve öğlen iki grup halinde sürdürülen çalışmaları ise Galatasaray'ın genç takım basketbolcuları yürütüyor.
Galatasaray'ın basketbol okulunda bulunan her öğrenciden aylık 300 bin lira alınıyor. Eğer öğrencinin velisi parayı peşin ödemek isterse indirim yapılıyor ve üçüncü ayın ücreti alınmıyor.
Galatasaray Basketbol Okulu'nun genç hocaları küçük basketbolcuları çalıştırmanın bir hayli yorucu ancak zevkli olduğunu söylüyorlar. Genç hocalar, "Biz de onlarla aynı yollardan geçtik. Basketbol temelin sağlam olmasını gerektiren bir spor. Bu okul öğrenciler için çok yararlı olacak" şeklinde konuşurken minikler de önümüzdeki yıl tekrar basketbol okuluna gitmeyi düşündüklerini belirttiler.



YAYINLANDIĞI GAZETE: YENİ FOTOSPOR (Spor... Aktüalite... Gençlik... Ekonomi)
YIL: 3
SAYI: 1035
TARİH: 19 Temmuz 1992 Pazar
FİYAT: 2000 TL
BAŞLIK: G.Saraylı minikler potaları şenlendirdi
NOT: Bu haberde söz edilen 120 öğrencinin arasında TST de vardır. Hatta bu haberde yer alan topluca çekilmiş fotoğraftaki yerde oturanların tam ortasında TST'nin 11 yaşındaki hali gözüküyordur. Diğer öğrenciler devam ettiler mi bilemeyiz ama TST ve birkaç kişi sadece 1 ay gittiler.